Crocus thirkeanus K. Koch, Linnaea

Syn; Crocus herbertii, Crocus gargaricus subsp. herbertii
Çiçeklenme:              Nisan - Mayıs
Dağılım:                     Endemik / Türkiye / Bursa, İzmir / Uludağ, Bozdağlar,
Yükseklik:                 1370m. - 2200m.  
Habitat:                     Çam ormanı kenarlarındaki açık alanlar, alpin torf ve ıslak otluk alanlar
Çiçekler:                    Parlak sarıdır adeta çiçeklerin dış yüzü verniklenmiş gibi parlıyor. Çiçek tüpü dahil çiçeğin tüm bölümleri tek renktir. C. gargaricus’a oranla biraz daha küçüktür.
Segmentler:                Stilus parlak sarı, anterlerin orta hizasından üç kısa parçaya ayrılır. Tüm segmentler aynı renktedir. Anterler, stilus, filament ve taç yaprakların renk bakımından aralarında bir ton farkı bulunmuyor.
Yapraklar.                  Çiçeklenme döneminde görülmez fakat daha düşük yükseltilerde çiçeklenme evresinin biraz daha ilerisinde olan örneklerin bir kısmında yapraklar çıkmaya başlıyor.
Korm ve tunik:           Kormlar çok küçüktür boyut olarak nohut tanesinden daha büyük değildir. Buna karşılık stalonları sayesinde bol miktarda küçük  yavru korm oluşturur.  Tunik ise alt tarafları dikine ince fibrilli, üst tarafları hafif ağımsıdır.
Benzerleri:                  Genetik soy ağacına göre, leichtlinii ve kerndorffiorum ‘un yanında duruyor. Oysa morfolojik olarak bu türlere hiç benzemiyor.
                                     chrysanthus  (korm çok sert gevrek ve yüzüklü) 
                                     sieheanus (korm zarımsı )
                                     gargaricus (Kormlar daha iri, belirgin örgülü ve stalonsuzdur.)
                                     ancyrensis (Çiçeklenme döneminde yapraklar çiçekler seviyesindedir, stalon bulunmaz, kormlar belirgin örgülü ve daha büyüktür. )
Yetiştirme:                  Kültürel olarak yaygın bulunan ve çok sevilen bir türdür. Stalonları ile çoğalması bahçelerde büyük bir avantaj sağlıyor. Ekildiği yerde her yıl köklerden yanlara doğru genişleyerek çoğalıp bahçeyi istila ediyor. Her yık tekrar tekrar toplanıp ekilme ihtiyacı yoktur. Soğanların çok küçük olması bitki için bir avantaj sağlıyor ancak yetiştirenlerin bunları saksılardan bulup toplaması çok zordur. Kısaca bu türü ekildiği yerde kendi haline bırakmak gerekir. Fakat uzun bir kış isteği bu türü daha çok soğuk ülkeler için ideal konuma getiriyor. Doğada nisan sonu ve mayısta açmaya başlıyor oysa bu dönemde İstanbul gibi deniz seviyelerinde yaz bile başlamıştır. Yazları serin bir iklim isteği vardır. Bu yazları çok sıcak olan yerlerde küçük kormların kuruyup yok olması anlamına gelir. Kısaca İstanbul bölgesi için çok zor bir çiğdem türüdür.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder